bir işin

Turkish-English Translation

  1. the sharp end
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

bir işin alfabesi
nuts and bolts Noun
bir işin aslını bilmek
to know the inside of an affair Verb
bir işin aslını bilmek
to be inside on a matter Verb
bir işin aslını oluşturmak
to be at the bottom of a business Verb
bir işin ayarlanması
regulation of an affair
bir işin ayarlanması
fixing up of a matter
bir işin ayrıntılarını zamanla öğrenmek
to get to know the details of a business Verb
bir işin başlangıcı
commencement of business
bir işin başlangıçı
commencement of business
bir işin belli başlı yönleri
major facers of a business Noun
bir işin büyük bir kısmını halletmiş olmak
to break the neck of a task Verb
bir işin çabuk bitirilmesi için üstelemek
to press on with the work Verb
bir işin değerlendirilmesi
evaluation of a job
bir işin değerlendirmesini yapmak
to pass judgment on a work Verb
bir işin devamı
continuation of a business
bir işin gerçek başı
real head of business
bir işin gerçek idarecisi
real head of business
bir işin gerektirdiği görevler
duties of a job Noun
bir işin girdisi çıktısı
ins and outs of a matter
bir işin girdisini çıktısını bilmek
to know the ins and outs of a matter Verb
bir işin hakkını vermek
to go above and beyond Verb
bir işin hamallığını yapmak
to pull the chestnuts out of the fire Verb
bir işin hoş olmayan yanı ile uğraşmak zorunda kalmak (bir pazarlıktaki elverişsiz koşul
to get the wc end of the stick
bir işin idaresi
operation of a business
bir işin kapatılması
termination of a business
bir işin masraflarını karşılamak
to finance Verb
bir işin normal faaliyeti dahilinde
incidental to the normal activity of a business
bir işin normal seyri gereği olmak
to be incidental to the normal activity of a business Verb
bir işin peşini bırakmamak
to follow a business Verb
bir işin politikası
policies of business Noun
bir işin şartları
determination of employment Noun
bir işin sathi meraklısı
dilettante
bir işin seyrini tahmin etmek
to forecast the course of a business Verb
bir işin sırrı
mystique
bir işin son bulması
employment determination
bir işin son cilasını çekmek
to polish up a piece of work Verb
bir işin sorumluluğunu taşımak
to be in charge of a business Verb
bir işin takibi
follow-ups of an affair
bir işin tasfiyesi
liquidation of a business
bir işin tasfiyesi
winding up of an affair
bir işin tasfiyesi
winding up of a business
bir işin teknik yanları
technical aspects of a job Noun
bir işin temelini atmak
to get down to rock bottom Verb
bir işin temelini kurmak
to lay the foundations of a business Verb
bir işin temelinıkurmak
to lay the foundations of a business Verb
bir işin tümünü veya bir kısmını tasfiye etme
divestiture
bir işin ustası
dabhand Noun
bir işin yönetimini üstlenmek
to assume direction of a business Verb
bir işin yürütülmesinde kurallar koyma gücü
administrative control
bir işin, girişimin sonucundan olumlu veya olumsuz etkilenecek olmak
to have skin in the game Verb, Idioms
belirli bir işin yapılış şeklinin incelenmesi
time and motion
bir mesleğin icrasından veya bir işin ifasından doğmak
to arise from the exercise of a profession or employment Verb
biriyle işbirliği ederek bir işin onun eline geçmesine yardım etmek
to play into one another's hand Verb
kâr amacı güden bir işin batması
wiped out
yürüyen bir işin durumu
going- concern position
bir sürü işin ters gittiği sefer
unlucky expedition
bir sürü işin üstesinden gelmek
to knock off a lot of work Verb
bir ticari işin zarar etmekte olduğunun ifadesi
in the red Noun
Her işin bir sırası var.
First things first.
işin bir unsurunu tamamlamak için gereken zaman
basic time
işin büyük bir kısmını yapmış olmak
to get through a lot of work Verb
işin içinde bir iş olması
foul play
işin yapılmasını başka bir kişiye aktarması durumu
vicarious performance
Turkish-English phrases from Zargan's own database